|
Ne diyeceğimi bilemiyorum.Kelimeleri nasıl doğru şekilde bir araya getirip kimseyi üzmeden nasıl bu yazıyı yazacağımı da kestiremiyorum. 6.gün oldu nerdeyse 3 saat sonra hava yine kararıcak...Yine herşeyin sesi kesilecek herşey sonlandırılacak ve bekleyişler yine bir umutsuzluk balonu olup şişecek gökyüzüne uçacak...Herkez çok üzgün. Benimde yazılarımın yayınlandığı çaycumabizim.com da bugün diğer bir fikir yazısı okudum sıkça bize gelen sorular ile aynıydı eş dost telefon edip ...yakınınız varmıydı tanıdık varmıydı...''Hepsi bizim tanıdığımız ,hepsi bizim yakınımız, hepsi bizim vatandaşımız'' Akşam olup hepimiz kapılarımızı kapatıp ışıklarımızı yakıp küçük aile soframızın önüne oturup iki lokma yemek yiyoruz...Ama boğazımızdan zor geçiyor inanın... Orda yakınlarını bekleyenler soğuk havaya, yer yer yağan yağmura rağmen ordalar gece gündüz belki bir umut ,su yüzüne çıkar diye cansız bedenler. Allahtan Kızılay Çadır kurmuş bir nebze onların yanında sıcak içecek ve sıcak çorba dağıtılıyor kayıp yakınlarına... inanın ben çok etkilendim bilmiyorum,geçen yıl babasını erkenden ona daha doyamadan kaybedince..ölüm benim uzağımda olsun istiyorum... zaten zor günler atlattık ailece... Nasıl onlar o suyun altında iken biz rahat olabiliriz...Bir kız çocuğu hem annem hem babanem yok diyor Belediye Başkanımıza....Nasıl avutabilirz onu... Belediye Başkanımızında kayıpları var. O da çok üzgün hemde daha babasının kaybolduğunu duymadan VATANDAŞLARI için hüngür hüngür ağladı kendisi. Çok duygusal çok iyi bir insandır diğer sevdiğim ÇAYCUMALILAR gibi...Eşim akşam diyorki onlar suyun altından çıkamaz ise biz nasıl geçicez o köprünün üstünden...bilmiyorum nasıl geçicez Çaycuma Köprüsünden yada kayıp yakınları nasıl geçecek...Küçücük yaşında annesini, babasını kaybeden o çocuk okula gitmek için geldiği Çaycumadan köprüden geçerken yanağından dökülmeyecekmi 2 damla yaş...Allah sabır versin...Acılar hiç bitmiyor yakın zamanda yaşadım. Sadece şiddeeti azalıyor. Kayıp sonuçta yok hayatında.Ama bir gün kavuşma hayali ile kendini avutuyorsun ebediyette....
Şuan bile helikopter seslerini duyabiliyorum, başka şehirlerden de yine takviye ekipler gelmiş bugün itibariyle ama sanki yer yarıldı insanlar oraya girdi...Yoklar...ulaşılamıyorlar...Çekici bugün bloğu kaldırmak için aşağıya indirilmiş. Eğer blok kaldırılıp minübüs çıkar diye etrafa tel örgülerde çekilmiş...eeee sonuç nerdeler...hava kararıcak yine durdurulacak çalışmalar...bu bekleyiş nereye kadar EY YETKİLİLER...Bizde hiç sabır kalmadı artık...İSYANDAYIZ...Lütfen şu gözüyaşlı çocukları, eşleri ve anneleri görmezden gelmeyin gözyaşlarını durdurun...En azından naaşlarını alıp götürsünler köylerine, bir cenaze namazı kılsınlar arkalarından, bir mezar taşları olsun başında ağlayabilecekleri, onları özlediklerinde gidip konuşabilecekleri özlemlerini anlatabilecekleri bir toprak parcası olsun... Dün daha umutluydum...Yarın nasılsa artık vinç indirilmiş olacaktı ama bu saate kadar bir arpaboy yol alınmadığını görünce üzüntüm katlandı... Kusurabakmayın hal böyle olunca laylaylom yapıp yaşadıklarımızı görmezden gelip bu olanları es geçemeyeceğim...Burda bahsedicem bunlardan...Evet hayat devam ediyor ne yazıkki...Ama suyun bu tarafında herşey tozpembe değil... Ayça Kuzu (Yüksek Topuklar) |